Tarihi, doğası, kilometrelerce uzanan sahil şeridi, kumsalları ve ılıman iklimi ile Didim; Ege Bölgesi’nin göz bebeklerinden biri. Aydın iline bağlı bu şirin ilçe, pek çok turistik destinasyona yakın olmasıyla da konum avantajına sahip. Özellikle yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerden büyük ilgi gören Didim’e aşık olup, bu güzel ilçeye kalıcı olarak yerleşenlerin sayısı da hiç az değil.

ANTİK KENTLER
DIDYMA ANTİK KENTİ
Didim ilçesine adını da veren bu antik kentin, Yunanca’daki anlam karşılığı “ikiz kardeş”. Efes’te kendisine adanmış bir tapınak bulunan Artemis’in ikiz kardeşi, Zeus’un oğlu Apollon burada bulunuyor. Tarihi Milattan Önce 8000 yılına kadar uzanan dünyaca ünlü bu antik kent, dönemin en ünlü kehanet merkezi olma özelliğine sahip. Limandan denize açılmak üzere olan asker ve tüccarların burada fal baktırdığı ve tanrılara adak adadığı biliniyor. Didim’in en önemli sembollerinden biri olan Medusa da yine Didyma ören yerine girer girmez misafirleri karşılamaya devam ediyor. Mitolojiye göre kendisine bakanları taşa çevirme gücüne sahip, yılan saçlı bu güçlü figürü ziyaret etmek isterseniz; Yenihisar yerleşkesindeki bu antik kente merkezden araçla ulaşmanız yalnızca 5 dakika sürecektir. 40 dakikada bir kalkan halk otobüsleriyle de gidebileceğiniz bu ören yeri müzekartla ücretsiz. Kartı olmayanlar için ise giriş ücreti 10 TL.

APOLLON TAPINAĞI
Didyma Antik Kenti denildiğinde ilk akla gelen kesinlikle Apollon Tapınağı. Milattan Önce 8. yüzyılda inşa edildiği bilinen bu tapınak; ilçede en çok ziyaret edilen yerlerin de başında geliyor. 2000 yaşın üzerindeki tarihi miras; hem boyutları, hem benzersiz yerleşim planı hem de günümüze kadar bu derece iyi korunmuş olmasıyla ziyaretçilerde büyük bir hayranlık uyandırıyor. Tapınak içerisindeki 70 ton ağırlığındaki tek parça mermer blok, dünyanın en büyük mimarı elemanlarından biri. Antik Yunan ve Roma dönemine ait bu benzersiz kehanet merkezine adını veren ise Zeus’un oğlu Apollon. Tapınak, Artemis ve Heraion tapınaklarından sonra antik dünyanın en büyük üçüncü tapınağı olma özelliğine de sahip.

MİLET ANTİK KENTİ
Arkeolojik araştırmalara göre tarihçesi Cilalı Taş Devri’ne kadar giden Miletos, zamanın en önemli liman kentlerinden ve ticaret merkezlerinden biriyken; Büyük Menderes Ovası’nı oluşturan alüvyonlar nedeniyle şu anda denizden 10 kilometre kadar içeride yer alıyor. Antik dönemin yedi bilgesinden biri olan Thales ve daha bir çok filozof da Milet asıllı oldukları için, buraya aynı zamanda “filozoflar kenti” de deniliyor. Tiyatrosu, müzesi, külliyesi, kabartmaları ve yapılarıyla mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir değer olan Milet’i müzekartla ücretsiz gezebilirken; kartınız yoksa 10 TL giriş ücreti ödeyebilirsiniz. Balat Mahallesi’ndeki ören yerine merkezden araçla 25 dakika gibi bir sürede ulaşmanız mümkün.

MİLET TİYATROSU
Milattan Önce 4. yüzyıla ait Helenistik bir kültür mirası olan bu tiyatro; 19 binden fazla kişiyi aynı anda ağırlayabilme özelliğine sahip bir tarihi eser. Antik kent sınırlarındaki akustik özelliğe sahip Milet Tiyatrosu’nu Yunan-Roma mimari tipinin en güzel örneklerinden biri olarak işaret etmek mümkün. Sahnenin ayakta kalan parçalarının yanı sıra, katlar arasındaki galeriler ve yürüyüş yolları da hala belirgin şekilde gözlemlenebiliyor. 8.30’da ziyarete açılan 150 metre uzunluğundaki bu antik tiyatro, yazları saat 19.00’a; kışları ise 17.00’ye kadar açık.

MİLET İLYAS BEY KÜLLİYESİ
Milet Antik Kenti sınırları içerisinde yer alan bu külliye, Menteşeoğullarından İlyas Bey tarafından 1404 yılında inşa ettirilmiş. Üstelik yapımında Milet kentine ait mermer blokların kullanıldığı biliniyor. Anadolu Türk mimarisinin önde gelen eserlerinden biri olan bu ibadet yeri, cami hamam, medrese ve imaretten oluşuyor ve ziyaretçilerini bekliyor.

MİLET MÜZESİ
Milet Antik Kenti ile aynı bileti kullanarak gezmenin mümkün olduğu bu müze; sikkelerden süs eşyalarına, pişmiş toprak eşyalardan keramik eserlere, takılardan kitabelere ve heykellere kadar pek çok değerli esere ev sahipliği yapıyor. 2011 yılından bu yana yenilenen yüzüyle hizmet veren müze, çevredeki tüm antik kentlerden buluntular içeriyor. Müze, pazar günleri kapalı.
FAUSTINA HAMAMI
Milet Tiyatrosu’ndan 150 metre kadar ilerlediğinizde sizi karşılayacak olan bu hamam Roma İmparatoru Marcus Aurelius’un isteği üzerine eşi Faustina’nın adıyla inşa edilmiş. İlçedeki turların mutlaka rotasına dahil ettiği bu hamamın çeşmeleri, yıkanma havuzları ve heykelleri hala bütün görkemleriyle varlıklarını sürdürüyor.

PRIENE ANTİK KENTİ
Priene Antik Kenti, resmi olarak Aydın’ın Söke ilçesi sınırlarında kalsa da Didyma ile başlayan ve Milet ile devam eden kutsal yolun doğal bir devamını oluşturuyor. Milet’ten sonra, yalnızca 10 dakika içerisinde ulaşılabilen bu antik kent planlı şehir sisteminin tarihteki öncülerinden de biri. Yüksek bir kayalığın eteğine yerleşen Priene Antik Kenti’ni müzekartı olmayanlar 10 TL karşılığında ziyaret edebilir. Priene’de özellikle beş sütunlu Athena Tapınağı’nı mutlaka görmek gerekiyor. Athena Tapınağı’nın mimarı, aynı zamanda antik dünyanın yedi harikasından biri olarak bilinen Halikarnas Mozolesi’ne de imza atan ünlü sanatçı Pytheos.

DİDİM PLAJ VE KOYLARI
ALTINKUM PLAJI
Didim denildiğinde akla gelen ilk plaj hiç şüphesiz Altınkum plajı. Adını kumsalındaki altın sarısı kumlarından alan bu plaj, oteller bölgesinde yer aldığı için oldukça popüler ve çoğu zaman da kalabalık. Oldukça sığ ve berrak bir denize sahip olan Altınkum, merkeze yalnızca 2 kilometre ötede yer alan mavi bayraklı bir halk plajı. Dolayısıyla da giriş için herhangi bir ücret ödemenize gerek yok. Şezlong ve şemsiye kullanmak isterseniz 20 TL’den başlayan ücretler söz konusu. Özellikle hafta sonunu Altınkum’da geçirmeyi düşünenler yer bulabilmek için sabahın erken saatlerinde harekete geçmeli. Altınkum’da yer bulamayanlar için aynı sahilin devamında 1. Plaj, 2. Plaj ve 3. Plaj diye adlandırılan üç küçük koy daha var.

AKBÜK PLAJI
Didim’e 20 kilometre mesafede yer alan Akbük ise çok daha sakin bir yazlık bölgesi. Akbük’ün de hem plajı hem de denizinin içi bembeyaz kumlardan oluşuyor. Daha çok emeklilerin sakin bir yaz geçirmek için tercih ettiği ve nüfusun bir bölümünün yaz-kış kalıcı olarak da yerleştiği bir kesim olan Akbük’ü kafa dinlemek isteyenler rahatça tercih edebilir. İngilizlerin de Akbük’te ciddi gayrimenkul yatırımı yaptıkları biliniyor. Akbük plajı için giriş ücreti de ödenmiyor.

MANASTIR KOYU VE PLAJI
Özel aracı olanların tercih edebileceği bu plajın manzarası Yunan adalarını içeriyor. Didim Marina’ya doğru giden yoldan devam edip toprak yolu takip etmeniz gerekeceği için yol şartları çok iyi değil; ancak vardığınızda oldukça sakin ve temiz bir deniz sizi bekliyor olacak. Adını sınırlarında bulunan manastır ve şapelden alan Manastır Koyu’na ulaşmak için bisiklet kullanmak da iyi bir fikir. Şezlong ve şemsiye kiralamak isterseniz ücreti 20 TL.

AKVARYUM KOYU VE PLAJI
Didim’in genellikle oldukça sığ seyreden denizinin aksine Akvaryum Koyu’nda deniz biraz daha derinleşiyor. Tekne turlarının da uğrak yeri olan bu koya akvaryum denilmesinin nedeni de suyun oldukça berrak olması ve turkuaz bir renk alması. Akvaryum koyunu ziyaret etmenin en keyifli yolu 55 TL’den başlayan tekne turlarından birine katılmak; ama isterseniz karadan özel araçla da devam edebilirsiniz.

DALYANAKİ KOYU VE PLAJI
Tekne turlarının bir diğer durağı ise Dalyanaki. Araçla gelirken Didim-Akbük yolundan tabelaları takip ederek içe kıvrılmak gerekiyor. Koyda sosyal tesislerin yeterli olduğunu söylemek zor; daha çok Didim’in en bilinen yazlık sitelerine ev sahipliği yapıyor. Burayı tekne turu dışında ziyaret etmek isterseniz yanınızda küçük bir de piknik sepeti bulundurmanız gerekecek. Koyun dalgasız ve sakin suları ise gününüze keyif katmak için fazlasıyla yeterli.

AKKUM SAĞTUR PLAJI
Hem denize girmek hem de kamp yapmak isteyenler genellikle Akkum’da bulunan Sağtur Plajı’nı tercih ediyor. Buradaki kamp alanında kendi çadırınızı kurabilir, özellikle bahar döneminde sessizliğin sesini dinleyebilirsiniz. Belediye tarafından işletildiği için oldukça temiz ve uygun fiyatlı olan bu plajda, 10 TL gibi düşük ücretlere şezlong kiralamak mümkün. Akkum’un denizi ise adından da anlaşılabileceği gibi bembeyaz kumlardan oluşuyor. Plaj voleybolu gibi etkinliklerle de gününüzü şenlendirmeniz mümkün elbette.

CENNET KOYU VE PLAJI
Hem merkeze yakın olan hem de tekne turları tarafından tercih edilen bu koy; Altınkum kadar olmasa da oldukça kalabalık. Didim Martı Sitesi’nin yanında yer alan koyda 400 kişilik şezlong kapasitesinin yanı sıra, gölgede oturulabilecek alanlar ve küçük bir sosyal tesis de mevcut.

HARİTA

Bu Bölgedeki Oteller hakkında detaylı bilgi ve rezervasyon için bizimle iletişime geçebilirsiniz. +90 (258) 257 57 01

E-BÜLTENE ABONE OLUN

FIRSATLARI KAÇIRMAYIN