Tatil planlarınızı Kuşadası için yapmaya başladıysanız; Kuşadası’nı sadece deniz ve eğlenceden ibaret görmenin yanlış olacağını bilmeniz gerek. Kuşadası’nın medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir coğrafyanın tam ortasında olması binlerce yıl eskilerden kalma mirasın da bugünlere kadar gelebilmesine neden olmuştur.

KUŞADASI MİLLİ PARKI
1966 yılında yapılan düzenleme ile Milli Park olarak ilan edilen alan, Kuşadası’na 28 kilometre kadar uzaklıkta. Park’a ilk girdiğiniz andan itibaren kendinizi cennete yaptığınız bir yolculuğun ortasında hissedebilirisiniz. Denize doğru inerken seyir teraslarından bile görebildiğiniz deniz tabanını yüzerek daha da yakından izleyebilirsiniz.

GÜVERCİNADA KALESİ
Kuşadası’nın simgesi haline gelmiş olan kale, Mora İsyanı’nda ortaya çıkabilecek olası saldırıları engellemek amacı ile yaptırılıyor. Oldukça özel alanlardan birisi olmasına rağmen ranta kurban gitmeye başladığını da söylemek yanlış olmaz. Daha da kötü hale gelmen gidip görmenizde yarar var.

MAGNESİA ANTİK KENTİ
Zamanında çok fazla kıymeti bilinememiş ve antik kentin neredeyse içinden bir yol geçirilmiş olsa da özellikle yabancı turistlerin göstermiş olduğu ilgiden sonra yapılan kazı çalışmaları sonucu Artemis, Agora ve Zeus tapınakları gibi önemli detaylar kentin derinliklerinden gün yüzüne çıkarılabilmiştir.

MİLLET TİYATROSU
Didim sınırları içerisinde yer alsa da Kuşadası’na kadar gidip de buraya uğramak olmaz. Helen-Roma dönemi yapılarından birisi olan tiyatro akustiği ve halen ayakta kalabilmiş yapısı ile oldukça dikkat çekicidir.
ZEUS MAĞARASI
Dağdan gelen soğuk su ile denizden gelen tuzlu suyun karışması ile doğal bir maden suyu oluşan mağarada yüzmek, sizin için oldukça farklı deneyimlerden birisi olabilir. Mitolojiden izler taşıdığına inanılan mağara, Kuşadası’nda az bilinen ama oldukça özel olan yerlerden birisi

HARİTA

Bu Bölgedeki Oteller hakkında detaylı bilgi ve rezervasyon için bizimle iletişime geçebilirsiniz. +90 (258) 257 57 01

E-BÜLTENE ABONE OLUN

FIRSATLARI KAÇIRMAYIN